27 Ocak 2011 Perşembe

2 kere patlattı elinde.. 75-73


Bu zafer bence Olympiakos maçından çok daha önemliydi çünkü olası bir kayıp,o maçta alınan galibiyetin önemini de azaltacaktı.Fenerbahçe maça bunun bilincinde bir şekilde Tomas la etkili başladı ama İspanyol ekibinin oyunda eşitliği yakalaması uzun sürmedi.Bu andan itibaren Fenerbahçe kaçtı Valencia kovaladı ancak fark bir türlü açılamadı.Farkın açılmamasında çok basit top kayıpları ve rakibin çok hücum reboundu alması önemli faktörlerdi.Evet bu maçı kazandık ama bu maçtan alınacak çok fazla ders var.Ömer hayatının en formda döneminde ama 30 lu yaşlardaki bir oyuncudan her maç aynı performansı bekleyemezsiniz.Dünkü Fenerbahçe ne zaman hücumda sıkışsa topu Ömere verip şapkadan tavşan çıkarmasını bekledi ve bu maç için o tavşanlar çıktı ama Litvanya deplasmında çıkmaz ben şimdiden söyleyeyim.Top kayıplarına gelirsek,iki maçtır bu kalibrede bir takımın yapması gerekenin 2 3 katı kadar top kaybı yapıyoruz ama başka artılarla bu eksikliğimizi kapatıyoruz.Gelgelelim Lavrinovic e; Fenerbahçe Ülker sezon başında onu neden transfer etti şöyle bir düşünelim.Ondan beklenen şey çok dominant bir uzun olması değil,boş şutları kaçırmasın,savunma reboundu alsın,vasat üstünde bir savunma yapsın.Peki Lavrinovic bunlardan hangilerini yapıyor?Sadece son iki maçtır işin savunma kısmında çok iyi ama yetermi yetmez.Gelelim Oğuz a; Oğuz belkide Avrupa nın en iyi fundamentali olan uzunu ama 3 sezondur gerektiği kadar gelişme gösteremiyor.O kalıpta o fundametalde bir oyuncunun bundan çok daha fazla efektif olması lazım.Hatalar daha saymakla bitmez ama o hataların bu maça özel olduğunu tahmin edip kısa kesiyorum.Son iki şıkta hakemler ve seyirciler.Son senelerde dikkat ederseniz Türk takımlarına karşı maç kaybettiren hakem hataları çok azalmıştı ancak dün resmen hepsinin acısını Sırp hakem tek başına çıkardı.Basket faul ü hücum faul e dönüştürmek,stepsleri görmemek,uyduruk bir centilmenlik dışı faul ki daha çok sayarım ama başka haftalara kalsın.Son söz seyirciye.Herşeyden önce bende fanatik bir Fenerbahçe taraftarıyım ama taraftarlıkla objektifliği çok güzel ayırdığımı düşünüyorum.Evet dün Sinan Erdem doldu,doldu dolmasına da gerekli destek geldimi? Maalesef..Demek istediğim şey bağırmadık çağırmadık değil,futbol seyirciliğiyle basket seyirciliği çok değişik olaylar.Her geçen gün basketbol taraftarlığını öğreniyoruz ama dünkü son hücumun Partizan veya Ljubljana da olduğunu düşünsenize.Sizce maçı anlatan spikerin sesi duyulurmuydu? Bu arada maç sonu Bjk ye küfür çok gereksizdi onu da söylemeden geçemeyeceğim.Peki iyi şeyler de olmadımı maçta derseniz,evet oldu.Preldzic ve Saras ın her hafta dahada yükselen performansı ve Fenerbahçe nin ne tüm olumsuzlara rağmen maçı bırakmamasını getiren karakter gösterisi bu maçın olumlu yönleriydi.Son olarak tekrar iki takımımızıda yürekten kutluyorum.Bazen kazanmak iyi oynamaktan daha önemlidir hele ki Top16 da.

Fenerbahçe Ülker
Ukic(4 sayı)Mirsad(14 sayı 7 rebound)Ömer(22 sayı 3 top çalma 3 top kaybı)Lavrinovic(2 sayı 9 rebound 3 top kaybı)Jasikevicius(4 sayı 2 top kaybı)Kaya(0 sayı 5 rebound 5 asist)Oğuz(4 sayı)Tomas(15 sayı)Preldzic(10 sayı 3 asist 4 top kaybı 3 BLOK)
Power Electronics Valencia
Cook(4 sayı 7 asist)Augustine(6 sayı 3 rebound)Claver(10 sayı 3 rebound)Lishcuk(8 sayı 4 rebound)Martinez(14 sayı 3 top kaybı)Pietrus(4 sayı)Savanovic(11 sayı 7 rebound)De Colo(7 sayı 3 asist 3 top kaybı)Javtokas(9 sayı 7 rebound)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder